Kenan amca, Allah sana uzun ömürler versin.
İnşallah, 90 yıl daha yaşarsın.
Yaşarsın da, bütün kötülüklerin anası olan 12 Eylül darbesinin Türkiye’yi daha nerelere götüreceğine şahit olursun.
12 Eylül darbesinden hemen sonra, sağ-sol çatışmalarının Türkiye’yi bölemeyeceğini fark edip, irticacı–laikçi, Türkçü-Kürtçü ayrımının tohumlarını atmıştınız. Erzurum mitinginizde ayetler okuyarak, ne kadar iyi bir müslüman olduğunuzdan bahsetmiştiniz. Hatırlar mısınız, Kürtleri PKK’lı yapan Diyarbakır Cezaevi sizin döneminizde tedrisata başlamıştı. Siz, Diyarbakır Cezaevi’nde, milli marşımızı bile işkence aracı haline getirmekten geri kalmamıştınız.
Bu ülke için yapılabilecek en büyük kötülükleri siz yaptınız Kenan amca. 12 Eylül’de, ülkemizin rotasından çıkıp, yanlış yönlere gitmesine yol açan o darbeyi yaparak, büyük bir vebal altında kaldınız. Siz, bu ülkenin insan kaynağını heba ettiniz. Sağcı-solcu deyip vatanseverleri, düşünen insanları sindirdiniz. Hatta, sağcı veya solcu olmadığınızı ispatlamak için iki oradan, iki buradan hesabıyla kaç tane insanımızı astınız? Siz, siyaseti sıfır tabanlı stratejiyle yeniden kurarak, demokrasi açısından ülkeyi çok geri götürdünüz.
Sayenizde ve eseriniz olan Anayasayla, artık Yargı ile Yürütme arasında bile savaş var.
Şimdi, takip etmekte zorlandığımız bir şeklide yüksek yoğunluklu gerilim süreci yaşıyoruz. Gün geçmiyor ki, yeni bir kavgamız olmasın.
İşi, gücü, açlığı ve sefaleti bıraktık, demokrasi mücadelesine başladık. Artık grizudan 17 kişinin ölmesi bile haber değeri olmayan sıradan bir olay oldu. Çünkü, hepimiz topyekün demokrasi mücadelesi veriyoruz. İşin garibi, mücadeledeki tüm taraflar demokrasi adına savaştıklarını zannediyorlar.
12 Eylül’de sizi alkışlayanlar bile artık demokrasi kahramanları oldu. Bunu görüp, sinirleniyorsunuzdur netekim.
Hatta, darbe şakşakçılarının tümünün şimdi anti–militarist ve anti-darbeci olduklarını çıplak gözle görebilmeniz için, ‘hakkınızda çıkartılan özel kararnamelerle yaşantınızın uzatıldığını’ iddia ediyorlar.
Sizin için ‘cehennem azabını dünyada çekiyor’ diyorlar.
Özel adasında yaşayan Apo’nun, ‘asılmadan beslendiğine şahit olmanız’ için en az Apo kadar yaşayacağınız ifade ediliyor.
Kenan amca, yaptıklarınızdan pişman olmadığınızı biliyorum. Bundan eminim. Lütfen, bir darbe daha yapsanıza. Başınıza bir iş gelir diye korkmanıza gerek yok. Sizden darbe yaptığınız halde hesap sorulamıyor zaten. Sizin bir müktesep hakkınız var.
Son zamanlarda, bu ülkede geçmişteki muhtemel bir darbenin önlenmesi için yargı harekete geçti, darbe yapmayı planladığı iddia edilenler, hatta ilgisizler bile yargıya konu oldu da, sizin gibi tescilli darbecilere karşı kimse harekete geçemedi. Döneminizde çıkarttığınız “dokunulmazlık” yasalarını değiştirebilecek sayıda ve kabiliyette siyasiler iktidara geldi ama kimse size dokumayı akıl edemedi. Belki de, cesaret edemediler. Belki de Allah’ından bulsun dediler, bilemiyorum.
‘Darbe olasılığı’ kavramından beslenerek iktidara meşruiyet kazandırma ve sürdürebilme kavgası verenler ve onların satılmış kalemşörleri bu ülkeyi yaşanamaz bir hale getirmekte olduklarının bilincinde olarak, gayet mutlular şimdi.
Bu sizin eseriniz Kenan amca. Eserinizle gurur duyabilirsiniz.
Yoksa, bu durumdan Siz de mi üzüntü duyuyorsunuz? Dünyada inanmam. Zaten, elinizden bir şey gelmez. Sizin gücünüz sadece 17 yaşındaki bir çocuğa yeter, Kenan amca.