Türk inşaat sektörü Rusya’da altın günlerine geri dönebilir

Bazı analistlerin belirttiği gibi, Rusya’da müteahhitlik hizmetlerinde sona doğru yaklaşıldığı iddiası gerçekçi değildir. ‘İş’ daha yeni başlamaktadır. Öncelikle, Rusya’da önümüzdeki dönemde daha büyük metrekarelerdeki lüks konut üretiminde artış beklenmektedir. Çünkü, talep bu yönde gelişmektedir. Rus özel sektörü bu talebi karşılamaya çalışmakla birlikte yetersiz kalmaktadır. Bu alanda sahip olduğumuz tecrübe ve üretim kapasitesiyle sektörümüzün Rusya’da eski altın yıllarına dönmesi pekala mümkündür.

Bu açıdan öncelikle Rusya’ya inanmaya devam edilmesi gerekmektedir. İkinci olarak, bugüne kadar pek başaramadığımız ‘konsorsiyumları’ hayata geçirerek, daha büyük firma yapılarıyla Rusya pazarında sektörün bayrağını dalgalandırmalıyız. Bu sayede yatırımcı kimliğiyle de Rusya’da konut sektöründe faaliyet gösterilecebilecek. Bu süreçte devlete de büyük görevler düşüyor. İstihdam sorunumuzun çözümünde de önemli katkısı olan bu sektöre ayak bağı olmak yerine, sektörün önünü açacak girişimlerin biran evvel hayata geçirilmesi gerekiyor. Sadece Güney Kore’nin taahhüt sektöründe firmalarına sağladığı kolaylıklar ve teşvikler incelenerek bu sektörümüz için neler yapılabileceği ortaya koyulabilir.

Rusya’da önemli ve prestijli projelere imza atan taahhüt sektörümüz, bu ülkede de tıpkı Libya’da olduğu gibi, ‘no name’ küçük Türk firmalarının rekabeti ile karşı karşıyadır. İkinci ve üçüncü kuşak firmalarımızın çoğu büyük firmalarımızın yanında taşeron olarak başladıkları faaliyetlerini kendi başlarına sürdürmek gayreti içerisindeler. Pazardaki rekabetin Türk firmaları ile yerel firmalar ve yabancı ülkelerin firmaları arasında yaşanması gerekirken, Rusya’da Türkler arasındaki kıran kırana mücadele bir yandan birim fiyatların düşmesini neden olmuş, diğer taraftan da yılların emeği neticesinde yaratılan ‘kalite’ imajına gölge düşürmeye başlamıştır.
Pazarda sayıları giderek artan küçük firmalarımızın faaliyetleri; daha doğrusu ‘iş yapma pratiği’, büyük bir müteahhitlik potansiyeli sunan bu ülkedeki geleceğimizi tehdit ediyor.
Türkiye’nin iki katı daha fazla nüfusa ve 21 katı daha büyük yüzölçümüne sahip bu ülkede, SSCB döneminden kalma tüm konutların ve alt yapının yenilenmesi zorunluluğu var. 2002 yılı nüfus sayımına göre 106 milyonu kentlerde, 39 milyon kırsal bölgelerde olmak üzere toplam 145 milyon nüfusun bulunduğu Rusya Federasyonu’nda 49.8 milyon adet hane var. Mevcut konut stoğu ise 55 milyon adet. Sovyet sisteminin dağılması nedeniyle üretimlerini durduran fabrikaların, tesislerin etrafında yaşayan nüfusun başka yerlere göç etmesi nedeniyle yaklaşık 5 milyon konut kullanılamaz hale gelmiştir. Ayrıca, her yıl yaklaşık 150,000 adet konut ekonomik ömrünün tamamlamaktadır. Rusya Federasyonu’nda ortalama konut büyüklüğü kişi başına 19,7 m2’dir. Rusya Federasyonu’ndaki konut stoğunun 290 milyon m2’lik kısmı (yüzde 11’i ) acil onarım beklemektedir. Konutların 250 milyon m2’si (yüzde 9) ise yıkılıp yeniden yapılmak zorundadır. Konut stoğunun % 4-5’inin her yıl bakımı gerekmektedir. (Kaynak; Moskova Ticaret Müşavirliği web sayfası http://www.dtmos.ru/pic/files_31/file_5.pdf ) Yüksek bir seviyede seyreden enerji fiyatları, taahhüt sektörü için gereken fonların oluşumunu sağlamaktadır